Hurriyet

8 Nisan 2011 Cuma

Hacli Seferleri Baslamis, Haberimiz Yok!

Gordunuz mu? Yine yaptilar yapacaklarini. Fransiz Icisleri Bakani Claude Gueant koalisyon guclerinin Libya operasyonunu  “Hacli Seferi”  olarak adlandirmis. Hatta bir de soyle demis: “Tanri’ya sukur ki Cumhurbaskanimiz (yani Sarkozy) Hacli Seferi’nin onderligini yaparak once BM’yi, ardinda Arap Birligi’ni ve Afrika Birligi’ni harekete gecirdi.”
Benim Avrupa ve Avrupa Birligi ile ilgili gorusum cok net. Avrupa’nin ipiyle kuyuya inilmez. Sert yorumlar yapmayayim diyorum, attiklari adimlarin sebebini objektif bir bakis acisiyla gormeye calisiyorum. Ama oyle bir laf ediyorlar ki herseyi yerle bir ediyorlar.
Hafizami yokluyorum ve de gelismis Bati ulkelerinin beni inanilmaz derecede rahatsiz eden bircok hareketi ve sozuyle karsilasiyorum. Bunlardan birkacini sizin icin asagida siraladim:
“Hayatimda basimdan asagi kaynar sularin dokuldugu tek an var. O da Irak’ta kitle imha silahlarinin olmadigini soyledikleri andir. Ne yani? Bu savasi bosuna mi baslattik?” George BUSH, yazdigi son kitabinda Irak Savasi’yla ilgili bolumde bunlari yazmis. Irak’a demokrasi getirmek icin degil de petrol icin girdiklerini soylemek istemis ama utanip da soyleyememis bence.
“Muslumanlardan es secmeyin. Karma evliliklerde zorluklar yasaniyor.”  Papa 16. Benedikt Katolik mezhebine yeni bir yon vermeye calisirken yabancilarla evlilik konusunda boyle bir aciklama yapti. Bu aciklamayi okudugumda cok sasirdim. Cunku gordum ki Papa’nin kafasinda dunya Katolikler ve de Katolik olmayan Muslumanlar diye 2’ye ayrilmis. Aslinda bunun sebepleri var. Hristiyan dunyasi kendi icinde cok sert bolunmeler yasiyor. Hristiyanlik dininin altindaki her mezhep kendini ayri bir din olarak goruyor ve kendi kilisesini kuruyor. Kendi aralarindaki iktidar savaslarindan dolayi bir araya gelerek  “buyuk Hristiyan birligi” gibi bir guc birligi olusturamiyorlar. Muslumanlik ise oyle degil. Muslumanlik’ta da mezhep ayriligi var. Ancak sonuc olarak her mezhep  “Muslumanlik”  etrafinda toplanmakta sakinca gormuyor. 1 yil kadar once tum Hristiyan mezheplerinin kiliseleri Roma’daki Katolik Kilisesi onderliginde bir araya geldiler ve guclerini birlestirmenin yollarini aramaya basladilar. Burada temel amac Muslumanlar’a karsi daha kuvvetli bir birlik olusturmak. Dolayisiyla Katolik Kilisesi yabancilarla evlilikleri degerlendirirken  “Hristiyan olmayanlarla evlenmeyin”  demek yerine  “Muslumanlarla evlenmeyin”  diye cagri yapiyor. Muslumanlik Hristiyanliktan sonraki en buyuk ikinci din.
Dunya tam anlamiyla sen-ben kavgasi icinde bogulmus durumda. Biz siradan vatandaslari ise bu kavga icinde kendimiz ve ailemiz icin en dogru olan yolu bulmaya calisiyoruz. Tarih tekerrur ediyor. 1. Dunya Savasi’yla birlikte Osmanli Imparatorlugu yikildi. Turkiye’nin taraf oldugu son savas 1. Dunya Savasi’ydi. Ve 1. Dunya Savasin’ndan beri cikan hicbir bolgesel ve global savasta Turkiye taraf olmadi, iyi de yapti. Su anda Avrupa’nin baslatmis oldugu  ‘Hacli Seferi (!!!)’nde de Turkiye yine taraf olmuyor ve de baristan yana oldugunu acik bir sekilde dile getiriyor. Dogru olan da bu.
 Avrupa ve Amerika baris, demokrasi ve refahi sadece ve sadece kendi insanlari icin istiyor. Gelismemis veya gelismekte olan ulkelere yardim etmek istemelerinin tek sebebi bu ulkelerde yaratacaklari yeni pazarlar ve de varsa somurebilecekleri dogal kaynaklar. Bugun Fransa’nin Fransa olmasinin sebeplerinin basinda somurgecilikte usta olmalari gelir. Keza Ingiltere ve Ispanya da ayni durumda.
Burada cevabini aramamiz gereken soru su: Bizi refaha ulastiracak sey Avrupa Birligi uyeligi mi? Yoksa Avrupa’nin yarattigi yasam standardini kendi icimizde yaratmanin yolunu aramak mi? Benim icin cevap cok ama cok net, umarim sizin icin de oyledir. Refahimizi ve yasam standardimizi arttirmanin yolunu Avrupa Birligi’nden  “faydalanarak”  kendi icimizde bulmaliyiz. Icinde bulundugumuz cografyadaki herkesin iyisinden yararlanip kotusunden uzak durmaliyiz. Savas yerine baris mesajlari vererek yolumuza devam etmeliyiz. Ve de en onemlisi kendi icimizde birlik olmaliyiz. Unutmayin ki demokrasinin ilk sarti her bireyin oy hakki olmasi. Dolayisiyla sayimiz ne kadar coksa oy hakkimiz da o kadar yuksek olacak.
Sevgiler.
Sukur egzersizi: Sukurler olsun ki savastan degil baristan yana olan bir ulkede yasiyorum.

Hiç yorum yok: