Hurriyet

8 Ağustos 2011 Pazartesi

Does Loyalty Pay Back?

Bağlılık enteresan bir olgu. Bağlılık karşılık gördüğü zaman insanı son derece mutlu ediyor, güven veriyor. Ancak karşılık bulmayan bağlılık büyük hayal kırıklıkları yaratıyor.

İş hayatında   "kuruma bağlılık"  uğruna kariyerini riske eden birçok insan görüyorum. Kurumların insanlarla varoldukları bir gerçek. Yani insanlar olmadan kurumların hayatta kalabilmesi mümkün değil. Ancak birçok insanın gözden kaçırdığı en önemli nokta kurumlar Ahmet Bey veya Nesrin Hanım'dan bağımsız süreçler kurarak hayatta kalmayı hedeflerler. Yani gün gelir Ahmet Bey kurum için eskisi kadar fayda sağlamaz olur ve Ahmet Bey kendini bir anda kapının önünde buluverir, yerine Mehmet Bey gelir.

Geçenlerde bir makale okudum: Does Loyalty Pay Back at Workplace? Yani kuruma bağlılık ömür boyu iş garantisi verir mi? Bence cevabı koca bir hayır. Japonya gibi geleneksel bir ülkede veya bir devlet kurumunda çalışmıyorsanız B Planı'nızın her daim hazır olmasında fayda var. Bugünkü yöneticinizle çok uyumlu bir iş ilişkisi içerisindeyken yeni gelen yöneticinizle aynı uyumu sağlayamayabilirsiniz, hatta papaz olabilirsiniz.

Atatürk  "Türk, öğün, çalış, güven" demiş. Buna bir ekleme yaparak ben de diyorum ki B Planın da olsun ki gece başını yastığa koyduğunda rahat bir uyku çek.

Peki nedir bu B Planı? Kısaca şöyle özetleyebiliriz:

1. İşinin uzmanı ol. İşin sadece bir parçası hakkında fikir sahibi olmakla yetinme, işi her yönüyle bil ve tatbik et.
2. Uzmanı olduğun iş koluna her kurumda ihtiyaç olmayabilir. Senin bilgi birikimine ihtiyacı olan kurumlarla bağlantıya geç.
3. Çalışmaktan gocunma, ancak çalışmanın her zaman her yerde peşinen başarı getireceği yanılgısına düşme. Doğru yer, doğru insan, doğru zaman üçlüsünden biri bile eksik olsa istediğin başarı hiçbir zaman gelmeyebilir.

Sevgiler, selamlar.

Hiç yorum yok: