Hurriyet

29 Mart 2011 Salı

Sukur Egzersizi

Sikayet etmeyi hic ama hic sevmem. Sikayet edince kendimi sevmiyormusum , kendimle barisik degilmisim gibi gelir. Yapi itibariyle pozitif enerjisi yuksek bir inanim. Ne zaman ki surekli sikayet eden ve herseye burun kiviran biriyle karsilassam konusacak veya soyleyecek hicbir sey bulamam. Aslinda sikayet eden kisiyi dinlemem ve de onu avutmam beklenir benden, ama elimde degil, yapamam.
Sikayetten sikayete fark var. Ornegin bir hastaneye gittigimde orada yatan her hasta icin dua ederim. Sagligin en degerli hazine oldugunu aci bir sekilde insanin yuzune carpan yegane yerdir hastane. Ancak ne zaman ki biri son model arabasindan arabasinin ve evinin anahtarlarini singir singir sallaya sallaya iner ve de isinin ne kadar yorucu oldugundan ve de yaptigi isin karsiligini alamadigindan sikayet eder, o kisiye diyecek hicbir laf bulamam. Belki de gercekten emeginin karsiligini para olarak alamiyordur. Ancak sikayet etmek yerine neden kollari sivayip yeni bir is aramiyorsun dedigimde cevap genelde aynidir. “Daha iyi bir is vardi da biz mi girmedik?”
Yukaridaki  ‘hastane” ve  “bezgin zengin”  ornegini dikkat cekmek acisindan verdim. Gun icinde bircogumuz bu ornekler kadar radikal olmasa bile elimizdekilerin kiymetini gormezden geliyor ve surekli sikayet ediyoruz. Bir evi olan ikinci evi olmadigi icin sikayet ediyor. 2 arabali bir aile cocuklarina 3. bir araba alamadiklari icin sikayet ediyor. Cocugunu ozel okula gonderme luksune sahip bir aile daha pahali olan baska bir okula guclerinin yetmediklerinden sikayet ediyor. Boylece hayat  “keske”ler ve  “ama”lar la gecip gidiyor.
Ben her sabah icimde buyuk bir coskuyla uyanirim (agir bir aksam yemegi yedigim gecelerin sabahi haric J). Cunku hayatimdaki insanlarin ve de elimdekilerin degerini ve de onlarsiz permeperisan olacagimi cok ama cok iyi bilirim. Beynimde surekli calisan bir “sukur” carki vardir. Bu cark surekli doner ve de simdiye kadar hayatimda yarattigim guzelliklere done done sukreder.
Yeryuzunde sikayet hakkina sahip tek insan gurubu bana kalirsa hasta insanlar. Fiziksel ve ruhsal sagliginiz yerindeyse tek yapmaniz gereken Tanri’nin vermis oldugu akli kullanarak hayatiniza katabildiginiz tum guzellikleri katmaya calismak. Cok istediginiz birsey vardir ama olmuyordur. Bu durumda tek yapmaniz gereken enerjinizi olumlu yonlerinize odaklayarak basarili olacaginizi bildiginiz alanlara yonelmek.
Bugunden itibaren sizi hergun duzenli olarak egzersiz yapmaya davet ediyorum. Yuruyus, kosu, fitness veya yuzme gibi bir egzersiz degil bu. Ancak en az onlar kadar yararli bir egzersiz. Adi  “sukur egzersizi”. Her sabah kalktiginizda ve her gece yatarken o gune kadar elde ettiginiz herseyi ve de hayatiniza giren tum guzel insanlari dusunun ve de bunlardan ikisi icin sukredin. Ben de bu sukur egzersizini bundan boyle her yazimin sonunda sizinle birlikte yapacagim. Iste ilk sukur egzersizim:
Sukur egzersizi: Sukurler olsun ki sagligim yerinde.
Sukranla dolu bir hayat gecirmeniz dilegimle.
Saglicakla kalin.

Hiç yorum yok: